Tesadüf Sonucu Dağcı Olan Barbara Washburn’u Hatırlayalım

Bazı hayat hikayeleri insanı harekete geçirir ve asla çok geç demesini sağlar. Bunlardan bir tanesi de kendini “tesadüfi dağcı” olarak tanımlayan Barbara Washburn’ın hikayesidir. Kendisi günümüzde Denali zirvesine ulaşan ilk kadın olarak bilinmektedir. Ancak hakkında öğrenmeniz gerekenler bundan çok daha fazlasıdır.

barbara washburn 1
1941 yılındaki 4154 metrelik Hayes Zirve çıkışı, Barbara Washburn’ün yaşamındaki ikinci tırmanıştı. Altı yıl sonra Kuzey Amerika’nın en yüksek dağı yakınlarında, Denali Geçidi’ne bakacaktı

Barbara Washburn’ün dünyanın en yüksek dağ zirvelerinde geçen hayatı, 1939’da postacısından aldığı bir iş önerisiyle başladı. Postacının önerdiği iş, New England Doğa Tarihi Müzesi müdürü Bradford Washburn’ün sekreterliği idi. Aslında bu iş pek ilgisini çekmemişti. “O bunaltıcı eski müzede çalışmak istemiyorum,” diye düşündüğünü söyleyecekti daha sonra. “Ayrıca çılgın bir dağcıyla çalışmaya hiç niyetim yok.”

Müzenin müdürü Bradford Washburn, bir dağ tırmanıcısıydı ve halihazırda Alaska’da birkaç ilk çıkış yapmıştı. İş görüşmesinden sonra Barbara Mart 1939’da işe başladı. Sonunda, mesleki ilişkileri biraz daha kişisel hale geldi ve ikili 1940’ta evlendiler.

Barbara Washburn Tesadüf Sonucu Bir Dağcı Olmuştu

Barbara Washburn
Hayatında kamp bile kurmamış olan bu genç kadın, ertesi yıl Alaska’da, 8 kişilik bir ekibin tek kadın üyesi olarak, 3094 metrelik Bertha Dağı zirvesinde dikiliyordu. Üstelik o dağcıyla da evliydi.

Ertesi yıl çift, ekipleriyle birlikte 4154 metrelik Hayes Dağı’na çıkma başarısını gösteren ilk dağcılar oldu. Dönemde kadınlar için üretilen ekipman yoktu; dolayısıyla Barbara, erkekler için yapılmış kış giysileri için- deydi. Son derece zor bir sırtta en önde ilerlemişti, çünkü ekip, ayağının kayması durumunda taşınacak kadar hafif olduğunu düşünmüştü.

İnişlerinden sonra Barbara birkaç gün kendini hasta hissetti ve bir doktor ziyareti ayarlamaya karar verdi. Sonunda çiftin ilk çocuğuna hamile olduğunu öğrendi. Bir dağcı olarak, Barbara 1940’larda kadınlar için belirlenmiş olan statükoyu yaptıkları ile zaten bozmuştu.

Şimdi bir anneydi ve eğer kocasıyla birlikte tırmanmaya devam etmeyi seçerse, o zamanlar duyulmamış bir şey yapıyor olacaktı: Günümüzde bile kadınların yargılanmasına neden olan, bir macera uğruna çocuklarını evde bırakmak. Ancak bu onu durdurmayacaktı.

Barbara Washburn
1941 yılındaki 4154 metrelik Hayes Zirve çıkışı, Barbara Washburn’ün yaşamındaki ikinci tırmanıştı. Altı yıl sonra Kuzey Amerika’nın en yüksek dağı yakınlarında, Denali Geçidi’ne bakacaktı

Ertesi yıl çift, ekipleriyle birlikte 4154 metrelik Hayes Dağı’na çıkma başarısını gösteren ilk dağcılar oldu. Eylül 1942’de Washburn çiftin ikinci çocuğu dünyaya geldi. Devamında da üçüncü çocukları…

İkinci Dünya Savaşı sırasında Bradford, ordu tarafından soğuk hava teçhizatını test etmek için işe alındı ve hizmetinin bir parçası olarak, 1942’de Denali’ye tırmandı. 1947’de savaştan sonra, bu kez dağ tırmanışına olan ilgiyi uyandıracak bir film çekilmesine yardımcı olması için tekrar bu dağa tırmanması gündeme geldi.

Barbara ile Bradford 1947’de üç çocuklarını evde bırakıp McKinley Dağı’na (günümüzde Denali olarak biliniyor) tırmandılar. Washburns’ün 1947 tırmanışından önce Denali’ye yalnızca on beş kişi tırmanmıştı. İki aya yakın süren tırmanış sonucunda Barbara, Kuzey Amerika’nın en yüksek noktasından etrafı gözlemleyen ilk kadın olarak zirvede dikiliyordu.

Bradford’un kartografi eğitimi vardı ve çift iddialı haritalama projelerine girişmişti. 1970’den itibaren National Geographic için Büyük Kanyon’un tamamının haritalandırılması amacıyla hava fotoğrafları, lazer ölçüm aletleri ve tekerleğe takılı bir kilometre sayacı kullandılar. Yedi yıl süren proje 700 civarında helikopter yolculuğu gerektirmişti.

Bunun dışında New Hampshire’daki White Dağları’nın yanı sıra Denali Dağı’nı da haritalandırdılar. Çift, 1988’de, – Edmund Hillary, Jacques–Yves Cousteau, Mary ve Richard Leakey dahil olmak üzere – National Geographic Yüzüncü Yıl Ödülleri’ni alan 15 kâşif arasındaydı. Washburnlar ileriki yaşlarında da Everest Dağı kar derinliği araştırması gibi projeler için National Geographic’ten fon desteği almak için başvurular yapmayı sürdürdü.

Cinsiyeti konusu etrafında dönen ilgiyi hiç anlamadığı söyleyen ve kendisini “tesadüfi dağcı” olarak tanımlayan Barbara, kocasından yedi yıl sonra, 2014’te, 100 yaşına iki ay kala yaşamını yitirdi. İlham verici hayat hikayelerini okumaya, aşağıdaki yazılarımızdan da devam edebilirsiniz.


Kaynaklar ve ileri okumalar:

YolveMacera

Sibel Çağlar

Merhaba. Matematik öğretmeni olarak sürdürdüğüm hayatıma ilerleyen süreçte doğa sporlarını ve içerik üreticiliğini eklemeyi tercih ettim. Bilim, tarih ve coğrafya ilgi alanlarımın başında geliyor. Severek üretiyorum ve ürettiklerimi yayınlıyorum. Yolculuğumda bana eşlik ettiğiniz için teşekkürler.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu