Viyana’nın Gözdesi: Hundertwasser Evi

Hundertwasser Evi (Hundertwasserhaus), Avusturya ‘nın başkenti Viyana’da bulunan ve tasarımı Avusturyalı sanatçı Friedensreich Hundertwasser tarafından yapılmış olan bir apartmandır. En ilginç renklerle bezeli olan bu ev bölgede bulunan bir çok evden farklıdır. Bu farkların en büyüğü binanın hiçbir yerinde düz öge kullanılmamış olması ve resimlerinde de görüldüğü gibi dış yüzeyinin rengarenk olmasıdır.

Bu ev mimar Joseph Krawina tarafından planlanmış ve devamında Friedensreich Hundertwasser tarafından hayata geçirilmiştir. 250 adet ağaç ile terasları yeşillendirilmiş bina, her yönü ile ilginç bir yapıdır. Ev mimarının hayat görüşünün dışa yansımasıdır adeta.

Resim ve seramik tadında tasarlanan Hundertwasser Evi, sadece Viyana’nın değil, Avusturya’nın da en çekici yapısı. Başarılı Avusturyalı sanatçı Friedensreich Hundertwasser tarafından tasarlanan bina, 1983-1986 yılları arasında iki mimar Joseph Krawina ve Peter Pelikan tarafından 3 yılda inşa edildi. Sanatçı Hundertwasser, resimlerinde parlak ve canlı renk kullanımını yapı tasarımlarına taşımıştır. Bu parlak ve canlı renkleri yakalamak için de kendisi seramik malzemelerden yararlandı. 

Kısaca Friedensreich Hundertwasser

Friedrich Stowasser, 1928 doğumlu Viyanalı bir sanatçıdır. Kendisi Avusturya’nın en bilinen çağdaş ressamları arasındadır. Kendisi resimlerini, “Stowasser” yerine “Hundertwasser” olarak imzalamaya başlamış ve soyadını değiştirmiştir. Sonrasında da Regenstag ve Dunkelbunt isimlerini ekleyerek 1949 yılından sonra eserlerini Friedenreich Regenstag Dunkelbunt Hundertwasser (İngilizce de sırasıyla karşılıkları Kingdom of Peace, Rainy Day, Dark Colorful Hundred Waters) olarak imzalamaya başlamıştır.

Friedensreich Hundertwasser, canlı renkleri kullanması ve eserlerinde serbest akışlı şekiller, organik ve doğal formların yanı sıra spiralleri birleştirmesiyle tanınırdı. Genellikle de düz çizgilerden ve bu türden herhangi bir şeyden uzak dururdu. Friedensreich Hundertwasser, renkli, doğal ve parlak olan her şeyin sevgilisiydi.

Hundertwasser tahmin ettiğiniz gibi, aynı zamanda bir mimardı. Ancak kendisi sıradan bir mimar değildi. Doğa ve insan uyumunun mimariye yansıması onun temel hedefiydi. Fikirlerini pratikte canlandırabilmesi için de mimar Josef Krawina ile birlikte çalışmaya başladı. Bunun sonucunda da çevreci kimliğini son derece başarıyla öne çıkaran yapılar, evler inşa etmeyi başardı.

1983 – 1985 yılları arasında yapılan binada inişli çıkışlı kat planları, çimen ve toprak kaplı çatı, odaların içinde dalları camlardan çıkan büyük ağaçlar vardır. Hundertwasser ise yaptığı tasarımdan hiç ücret almamış ve orada çirkin bir yapı olmasındansa emeğinin buna değeceğini belirtmiştir. Günümüzde, farklı şekil ve renklerde dev seramik parçalarından oluşan sütunlara sahip olan bu şirin yapı, sanatçının isteği üzerine dar gelirli aileler için apartman olarak kullanılıyor. Hundertwasser House’da yaşayanlar, pencerelerinin etrafındaki alanı kendi zevklerine göre tasarlama hakkına sahiptir. 

Hundertwasser Evi Hakkında Detaylar

Binada toplam 52 adet daire ve 4 adet dükkân vardır. Ayrıca binanın üstünde bulunan teraslar büyük bir bahçeyi andırır. 200’den fazla ağaç, Hundertwasser Evi’ni şehrin göbeğinde yeşil bir vaha haline getirir. Doğal olarak bu görüntüsü ile Hundertwasser Evi Viyana’da en çok turist çeken binaların başında gelmektedir.

Anacak aklınızda olsun. Bu ev sadece dışarıdan görülebilir. Binada yaşayanlar olduğu için içine gezme şansınız yoktur. Karşıdaki Hundertwasser Köyü halka açıktır ve giriş ücreti yoktur. Çalışma saatleri hakkında güncel bilgiler için resmi web sitesini ziyaret etmenizi öneririz. ( Kaynaklarda bulabilirsiniz)


Göz atmak isterseniz:


Kaynaklar ve ileri okumalar:

YolveMacera

Başa dön tuşu
Kapalı

Reklam Engelleyici Algılandı

Yazımızı okumaya devam etmek için reklam engelleyicinizi kapatır mısınız?