Shinrin-Yoku Yani Orman Banyosu Nedir?

Doğanın iyileştirici bir gücü olduğu gerçeği insanlık tarihi kadar eski bir bilgi. Ancak bu bilginin değerini fark etmemiz için önce şehir yaşamının bizi hasta etmesi gerekiyordu. Bunun tedavisi için de Japonca Shinrin-Yoku, yani Orman Banyosu kavramı ortaya çıktı.

orman terapi 1

Shinrin-yoku, bir Japon stres azaltma geleneğidir ve ormanda yürümek ve temiz havayı solumak olarak ifade edilen kelime tam anlamıyla “orman banyosu” anlamına gelmektedir. Fikrin arkasındaki amaç aslında iki yönlüydü. Bunlardan ilki teknoloji patlaması tükenmişliğine bir eko-panzehir sunmaktı. İkincisi ise bölge sakinlerine ülkenin ormanlarıyla yeniden bağlantı kurmaları ve korumaları için ilham vermekti.

Orman banyosu, orman yürüyüşleri yoluyla insanların sağlığını geliştirmek ve hastalıkları önlemek için ormanların iyileştirici etkilerini kullanan bir yaklaşımdır. Orman terapisi ve orman banyosu terimleri aynı anlamlarda kullanılmakla birlikte farkı uygulama şekilleridir.

orman banyosu

Orman terapisi (Shinrin -Ryoho) uygulaması bu konuda eğitim almış profesyonel kişi eşliğinde yapılırken orman banyosunda terapist ormanın kendisidir. 

Orman Banyosu Ne İşe Yarar?

Japonlar bu ekoterapi biçimini hızla benimsedi. 1990’larda araştırmacılar, bilimin doğuştan bildiğimiz şeyi desteklemesini sağlayarak orman banyosunun fizyolojik faydalarını incelemeye başladılar. Bunun sonucunda da sizin de tahmin edebileceğiniz gibi orman banyosu fikrinin psikolojik olmasının yanında fizyolojik de bir çok faydası olduğu bulgusuna eriştiler.

orman terapisi
Orman banyosu yürüyüş ya da koşu değildir. Görme, duyma, tatma, koklama ve dokunma duyularımızla doğanın içinde olmak, onunla bağlantı kurmaktır.  Shinrin-yoku bir köprü gibidir. Duyularımızı açarak, bizimle doğal dünya arasındaki boşluğu doldurur.

Orman banyosu terimi yakın zamanda popüler olmuş olsa da aslında pek çok kültürde doğanın akıl, beden ve ruh için iyileştirici güce sahip olduğu inancı hakim. Norveççe’de “açık hava yaşamı” anlamına gelen friluftsliv kelimesinin ardındaki düşünce de budur.

Almanların “ormanda yalnızken hissedilen ıssızlık hissi” anlamına gelen kelimesi waldeinsamkeit da kısmen bu düşünceye dayanmaktadır. İsviçreli pek çok gencin pazar günü kiliseyi ekip dağların yolunu tutmasının nedeni de aynıdır. Şu anda Japonya’da ve dünya çapında 44 Shinrin-Yoku ormanı bulunuyor. Şimdiye kadar yapılan her çalışma, katılımcıların stres, öfke, anksiyete, depresyon ve uykusuzluk semptomlarında azalma olduğunu gösterdi. 

Doğa İle Kurulacak Bir Bağlantı Herkese İyi Gelecektir

yürümek2

Orman banyosu sadece vahşi doğayı sevenler için değildir; uygulama, herhangi bir doğal ortamda yürümek ve etrafınızdakilerle bilinçli olarak bağlantı kurmak kadar basit olabilir. Çin, Japonya, Kore ve Tayvan gibi bazı Asya ülkelerinde popüler olan bu kavram ülkemiz için yeni bir kavramdır. Oysaki Türkiye orman ekosistemleri açısından zengin bir potansiyele sahiptir.

2050 yılına kadar dünya nüfusunun %66’sının şehirlerde yaşayacağı öngörülüyor. Bir araştırmaya göre, ortalama bir Amerikalı zamanının %93’ünü kapalı mekanlarda geçiriyor. Bu durum ülkemiz için de geçerlidir.

Bir çoğumuz için doğa artık şehrin çok ötesinde kaldı. Yemyeşil ağaçlar, berrak bir dere, dere kenarında su içen ve dinlenen ceylanlar, her yeri kaplayan rengârenk çiçekler. Bu tasvir, hemen hemen hepimizin her gün gördüğü manzaraya değil bilgisayar ekranlarımızı süsleyen ekran koruyuculardan birine ait artık.

Tüm bunların sonucunda doğadan ve park, bahçe gibi doğal çevrelerden, yani “yeşilden” uzak olmak stresli bir yaşamı beraberinde getiriyor. Ancak iyi haber şu ki, doğada geçirilen küçük bir süre bile sağlığımızı etkileyebilir. İki saatlik bir orman banyosu, teknolojiden uzaklaşmanıza ve yavaşlamanıza yardımcı olacaktır.

Sonuçta kesin olan bir şey var ki doğa ile bir biçimde bağlantılı olmak, stresi ve olumsuz duygu ve düşünceleri azaltıyor. Keşke hepimiz ormanlık alanda yaşayabilseydik ama bir çoğumuz için ne yazık ki bu mümkün değil.

Ancak ülkemizin doğal güzellikler açısından hayli zengin olması, doğaya erişim açısından bizlere çeşitli imkânlar sunuyor. Bunun için çeşitli doğa kamplarına katılabilir, ya da birçok şehirde düzenli olarak doğa yürüyüşü etkinlikleri düzenleyen topluluklar ile doğayı güvenli bir şekilde keşfedebilirsiniz. Sonuçta doğa sizi çağırıyor. Bu size hem fiziksel hem de ruhsal açıdan iyi gelecektir.

Yazımızın bitiminde göz atmak isterseniz: Çıplak Ayakla Toprağa Basmak Sizin İçin Ne Yapar Ne Yapamaz?


Kaynaklar ve ileri okumalar

  • The secret to mindful travel? A walk in the woods. Yayınlanma tarihi: 18 Ekim 2019; Bağlantı: https://www.nationalgeographic.com/
  • ‘Forest Bathing’ Is Great for Your Health. Here’s How to Do It. Yayınlanma tarihi: 1 Mayıs 2018; Bağlantı: https://time.com
  • Nature-based outdoor activities for mental and physical health: Systematic review and meta-analysis; Bağlantı: https://www.sciencedirect.com/

YolveMacera

Sibel Çağlar

Merhaba. Matematik öğretmeni olarak sürdürdüğüm hayatıma ilerleyen süreçte doğa sporlarını ve içerik üreticiliğini eklemeyi tercih ettim. Bilim, tarih ve coğrafya ilgi alanlarımın başında geliyor. Severek üretiyorum ve ürettiklerimi yayınlıyorum. Yolculuğumda bana eşlik ettiğiniz için teşekkürler.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu