Başlangıcından Günümüze Bisikletin Tarihi

Bisiklet kadar basit bir icadın karmaşık olmayan bir geçmişi olduğunu düşünebilirsiniz. Ancak bisikleti kimin icat ettiğine dair hikayeler genellikle birbiriyle çelişir. Ancak kesin olan tek bir şey vardır. İlk bisikletler, bugün caddelerde dolaşırken gördüğünüz bisikletlere hiç benzemiyordu. Bugün bildiğimiz bisiklet, 19. yüzyılda birkaç farklı mucidin çalışması ile gelişme şansı buldu. Bu hem bireysel hareketlilik çağını hem de yeni bir sporu başlattı. Ancak bisiklet bir gecede doğmadı. Bu yazımızın konusu da bisikletin tarihi olsun…

İlk bisiklet benzeri araç, Alman mühendis Baron Karl von Drais  tarafından yapıldı. Bu tıknaz ahşap prototip zincir, fren veya pedal içermiyordu. Binici 22 kg’lık aracı yerden ayakları ile iterek ilerletiyordu. “Velespit”, “hobi atı”, “drezin” ve “koşu makinesi” gibi pek çok isimle bilinen bu ilk bisiklet Drais’in bugün “bisikletin babası” olarak tanınmasını sağladı.

Ancak Drais’in velespitinin gözden düşmesi fazla uzun sürmedi. Sonucunda fazla da pratik olmadığını düşünürseniz bu durum elbette çok da şaşırtıcı değildi. Ancak bisikletin bu ilk versiyonu Avrupa genelinde geliştirilmeye devam edildi. İskoç demirci Kirkpatrick Macmillan 1839’da bu prototipe pedal ekledi. Ancak arka dingile eklenmiş çevirme kollarından oluşan bu pedal mekanizması rağbet görmeyecek kadar verimsizdi

Bisikletin Tarihi
Karl von Drais

1861’de çok daha iyi bir bisiklet geldi. Fransız baba-oğul Pierre ve Ernest Michaux’ nun tasarımında pedallar iri bir ön tekerleğe takılmıştı. Bu durumda tekerin üstüne oturan binici, pedalları çeviriyor, tek bir çevirmeyle tekerlek de tam bir tur atıyordu. Bunlar bisikletin tarihi içinde bisiklet olarak adlandırılabilecek ilk makinelerdi.

Bisikletin Tarihi
Pierre Michaux; Kranklı ve pedallı model 1863’te ortaya çıktığında zor sürülmesi nedeniyle “kemikkıran” olarak bilindi.

Eugène Meyer ve James Starley dengeyi artırmak amacıyla ön tekerleği büyütmeye karar verdi. Ne var ki bu garip şekilli bisiklet 1870’ler ve 1880’ler boyunca çılgınlık haline gelecek ve ilk bisiklet kulüplerinin ve rekabetçi yarışların başlamasına yol açacaktı.

Bisikletin Tarihi
Büyük ön tekerli tasarım bisikletin popülerleşmesini sağladı. Yarışan bir grup bisiklet tutkunu. (Douglas Miller / Topikal Basın Ajansı / Getty Images)

1884’ün başında Thomas Stevens adlı bir İngiliz, tekerlekli bisiklete binerek ünlü dünya turuna imza attı. Bu yolculuğu 3 yıl sürdü. Thomas Stevens, zamanın tüm zorluklarına rağmen bisiklet ile 22 bin kilometre yaptı. Devamında kaleme aldığı kitabında da hem bisikleti hem de dünya turunu anlatarak gezginlere ilham verdi. Bu bisiklet tarihinde önemli bir gelişme idi.

Bisikletin Tarihi
Thomas Stevens, Bisikletin bu yeni tasarımı kendisine büyük popülerlik kazandırmış olsa da 1,2 metrelik eyeri ile hala sürmesi fazla tehlikeliydi.

Ön tekerleği daha büyük olan bu bisiklet insanları etkilemeye devam ederken, yüksek selesi nedeniyle de bir çok tehlike barındırıyordu.

Modern Bisikletin Doğuşu

Nihayetinde İngiliz John Kemp Starley, eşit büyüklükte tekerlekler içeren bir “güvenli bisiklet” tasarımını 1885’te geliştirdi. Kısa süre sonra frenler ve lastiklerdeki yeni gelişmeler, modern bisikletin ne olacağı konusunda temel bir şablon oluşturdu. John Kemp Starley’in tanıttığı Rover bisikletinden bu yana modern bisikletin tasarımı aynı kaldı. Sıradan bisikletten çok daha alçak ve dengeli olduğu için bu ismi aldı.

Bisikletin Tarihi
John Kemp Starley’in (1854-1901) güvenli bisiklet olarak tanıttığı Rover bisikletinden bu yana modern bisikletin tasarımı aynı kaldı. Sıradan bisikletten çok daha alçak ve dengeli olduğu için bu ismi aldı.

Rover ile iki tekerlekli makinelere olan ilgi yeniden patlama yaşadı. Avrupa ve ABD 1890’larda kendini bisiklet çılgınlığının ortasında buldu. 1896 tarihli bir New York Times makalesinde “bisiklet, kişisel güç ve özgürlüğün muhteşem bir birleşimini vaat ediyor, neredeyse kanatların vereceği kadar” denildi.

Bisikletin Tarihi Bir Noktada Motosikletin Tarihi İle Kesişecektir

Motosikletin icadı da kademeli olarak gerçekleşti ve arkasında tek bir mucidin olduğunu söylemek mümkün değil. Amerikalı Sylvester Howard Roper (1823-1896), 1867’de iki silindirli, buharla çalışan bir velespit geliştirdi. Bir çok kişi bu buharlı taşıtı ilk motosiklet olarak kabul etmektedir.

ilk motosiklet
lvester Howard Roper ve ilk motosiklet, 1867

Birkaç yıl sonra, 1881’de, Arizona’dan Lucius Copeland adında bir mucit, bisikletin arka tekerleğini 19 km gibi inanılmaz bir hızla döndürebilen bir küçük buhar kazanı geliştirdi. Copeland 1887’de üç tekerlekli bu mekanizması için “Moto-Cycle” adlı bir üretim şirketi kurdu ve “motosiklet” adı doğmuş oldu.

Sonraki 10 yıl boyunca kendinden itişli bisikletler için düzinelerce farklı tasarım ortaya çıktı, ancak benzinli içten yanmalı motoru olan ilk motosikletin Alman Gottlieb Daimler ve ortağı Wilhelm Maybach tarafından icat edildiği kabul edilir.

1894 yılında Alman şirketi Hildebrand & Wolfmüller artık ilk defa “motosiklet” olarak adlandırılacak araçların satışı için üretim hattı fabrikası kuran ilk şirket oldu. ABD’nin ilk motosikleti Massachusetts’teki Charles Metz fabrikası tarafından üretildi.

İlk motosikletler üzerinde çalışan 19. yüzyıl mucitlerinin çoğu genellikle dikkatlerini başka buluşlara çevirdi. Ancak William Harley ve Davidson kardeşler de dahil olmak üzere bazı mucitler sadece motosiklet geliştirmeyi sürdürdüler. 1903’te William Harley ile arkadaşları Arthur ve Walter Davidson, Harley-Davidson Motor Company‘yi kurdu. Efsanevi ilk Harley-Davidson motosikleti ise resmi olarak Chicago’da satıldı.

motosiklet

Bu yazılarımıza da göz atmanızı öneririz.


Kaynaklar ve ileri okumalar

YolveMacera

Sibel Çağlar

Merhaba. Matematik öğretmeni olarak sürdürdüğüm hayatıma ilerleyen süreçte doğa sporlarını ve içerik üreticiliğini eklemeyi tercih ettim. Bilim, tarih ve coğrafya ilgi alanlarımın başında geliyor. Severek üretiyorum ve ürettiklerimi yayınlıyorum. Yolculuğumda bana eşlik ettiğiniz için teşekkürler.

İlgili Yazılar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu