Öresund Köprüsü: İsveç ve Danimarka’yı Birleştiren Doğaya Saygılı Muhteşem Tasarım

Öresund Köprüsü, İsveç ile Danimarka’yı birbirine bağlayan bir karayolu ve demiryolu köprüsüdür. Köprü, İsveç’in Malmö şehri ile Danimarka’nın Kopenhag şehri arasında yer almaktadır. İki seviyeli olarak planlanan, yapay bir ada ve bir tünelin birleşiminden oluşan bu köprü basit bir köprüden çok daha fazlasıdır.

Öresund Köprüsü: İsveç ve Danimarka'yı Birleştiren Doğaya Saygılı Muhteşem Tasarım
Danimarka’nın başkenti Kopenhag ile İsveç’in Malmö şehrini birbirine bağlayan köprü, denizin ortasında iki şeritli bir otoyolla Drodgen Tüneline bağlanıyor. Malmö’den başlayan köprünün toplam uzunluğu, Peberholm adlı yapay bir adadan itibaren deniz altından devam eden yaklaşık 4 kilometrelik tünelle birleşmesiyle 7845 metreye ulaşıyor

Öresund Köprüsü aynı zamanda Avrupa’nın en uzun karayolu ve demiryolu köprüsüdür. Aslına bakarsanız 7845 metrelik Öresund Köprüsü, bir mühendislik harikası olmanın yanısıra doğaya saygılı tasarımlarının mümkün olduğunun da bir kanıtıdır.

Öresund Köprüsü Nasıl Yapıldı?

Danimarka ile İsveç’i birbirine bağlama fikri ilk olarak 20. yüzyılın başlarında önerildi. Ancak fikir başlarda çok iddialı görüldü. Aslına bakarsanız onlarca yıl boyunca Danimarka ile İsveç arasında bir köprü kurulması önerildi, iptal edildi, yeniden teklif edildi ve iptal edildi. İki ülke için asıl zorluk, boğazın zorlu ortamında başarılı olacak bir mühendislik projesi yaratmaktı.

Öresund Köprüsü: İsveç ve Danimarka'yı Birleştiren Doğaya Saygılı Muhteşem Tasarım
Øresund Boğazı, Zelanda’nın Danimarka adasını İsveç’in güneydeki Scania eyaletinden ayırır. Danimarka ve İsveç arasındaki Øresund Köprüsü’nü gösteren uydu görüntüsü.

Ayrıca her iki ülke de kırılgan coğrafyaya saygılı bir tasarımın peşindeydi. Bu kaygılar köprünün inşasında kilit rol oynadı. Çözüm? Sadece bir köprü değil, aynı zamanda bir tünel ve bir ada biçiminde olacaktı.

Øresund köprüsü Danimarkalı mühendislik firması COWI tarafından tasarlandı ve ana mimarı George KS Rotne idi. Proje 1995 yılında başladı ve 1999 yılında tamamlandı. Köprü, Danimarka Kraliçesi II. Margrethe ve İsveç Kralı Carl XVI Gustaf tarafından 1 Temmuz 2000’de resmen açıldı.

Köprünün yapımı esnasında iki büyük aksilik yaşandı. Bunlardan ilki deniz tabanında bulunan İkinci Dünya Savaşından kalma 16 adet patlamamış bomba bulunması ile ilgiliydi. Köprü yapımına devam edebilmek için bu bombalar güvenli bir biçimde imha edildi. Diğer aksaklık ise tünel kısmındaki çarpık bir bölümden kaynaklandı. Ancak yine de köprü-tünel-ada üçlüsü, planlanandan üç ay önce tamamlandı. Köprü o günden bugüne her iki devlet tarafından ortaklaşa işletilmektedir. 

Öresund Köprüsü Üç Bölümden Oluşur

Öresund Köprüsü, İsveç sahilinden, boğazın ortasında yer alan yapay Peberholm adasına kadar yaklaşık 8 kilometre kadardır. Boğazın geçişi, Peberholm’dan Danimarka’nın Amager adasına kadar Drogden Tüneli adı verilen 4 km’lik bir su altı tüneli ile tamamlanır. Köprünün yer altı kısmı, gemi trafiğine engel olmayacak biçimde tasarlandı. Ayrıca bölgedeki hava trafiğini engellememek adına köprüyü yükseltmek yerine bir tünel tercih edildi.

Öresund Köprüsü: İsveç ve Danimarka'yı Birleştiren Doğaya Saygılı Muhteşem Tasarım

Öresund Köprüsü’nü inşa etmek sadece iki noktayı otoyolla birbirine bağlamaktan ibaret değildi. İki ülke arasında kesinitisiz bir ulaşım söz konusu olması gerekiyordu. Bunun için köprü iki katlı olarak tasarlandı. Üst kat otomobiller içindi. Alt katta da çift hatlı bir demiryolu, yolcuları Kopenhag’dan Malmö’ye sadece birkaç dakika içinde taşıyacaktı.

Doğa İle Uyumlu Bir Tasarım da Mümkün!

Köprünün inşası, doğaya karşı olmaktan ziyade doğayla uyum içinde çalışmayla ilgiliydi. Hem Danimarka hem de İsveç, Öresund Boğazı’ndaki deniz yaşamını korumak için bir tünel ve yapay bir ada dahil etme konusunda anlaştılar. Bunun sonucunda da köprünün ortasında insan yapımı Peberholm adası ortaya çıktı. Bu ada tamamen deniz tabanından çıkarılan malzemeden yapıldı. Mühendisler flora ve faunaya büyük önem vererek onların özgürce gelişmelerine olanak sağladı.

Öresund Köprüsü: İsveç ve Danimarka'yı Birleştiren Doğaya Saygılı Muhteşem Tasarım
Peberholm adası, Öresund Köprüsü’nün tünel bölümünün başlangıcı olarak kullanılır. Yani, bu ada köprü ile tünelin birleştiği yerdir. İsveç’ten Danimarka’ya geçiş yapan trenler, bu adadan geçerek Öresund Köprüsü ve tünelini kullanır. Ada ayrıca bazı doğa gözlemcileri ve bilim insanları için de ilgi çekici bir yer olmuştur, çünkü çevresindeki doğal yaşamın nasıl etkilendiğini incelemek için bir fırsat sunar.

Peberholm adası günümüzde biyologların ilgi odağı haline geldi. Bunun nedeni adanın flora ve fauna için korunaklı bir sığınak olmasıydı. Başlangıçta biyologlar adayı istikrara kavuşturmak için yalnızca birkaç ot ektiler, ancak doğa hızla kontrolü ele aldı. Artık ada 500’den fazla bitki türüne ev sahipliği yapıyor ve birçok kuşun yuvalama alanı olarak hizmet veriyor.

Sonuç olarak Öresund Köprüsü bir köprüden daha fazlasıdır. İşbirliğinin ve yeniliğin gücünün bir kanıtıdır. Dünyanın her yerindeki mühendisler için, insanın yaratıcılığının teknik beceri ve çevresel kaygıyla buluşması durumunda neler başarılabileceğine dair ilham verici bir örnek teşkil etmektedir. 

Yazının devamında göz atmak isterseniz: Süveyş Kanalı Neden Bu Kadar Önemlidir? 


Kaynaklar ve ileri okumalar

This underwater bridge between Sweden and Denmark will blow your mind. Yayınlanma tarihi: 30 Temmuz 2023. Kaynak site: ZME Science. Bağlantı: This underwater bridge between Sweden and Denmark will blow your mind

YolveMacera

Sibel Çağlar

Merhaba. Matematik öğretmeni olarak sürdürdüğüm hayatıma ilerleyen süreçte doğa sporlarını ve içerik üreticiliğini eklemeyi tercih ettim. Bilim, tarih ve coğrafya ilgi alanlarımın başında geliyor. Severek üretiyorum ve ürettiklerimi yayınlıyorum. Yolculuğumda bana eşlik ettiğiniz için teşekkürler.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu