Büyüklerimizin bir söylemi vardır? Biraz sinirli olduğumuzu gördükleri zamanlar da “toprağa bas” derler. Peki toprağa basmak gerçekten negatif enerjimizi atmaya yarar mı? Aslında cevap biraz karışık.
Bu konu üzerine yapılan araştırmalar gerçekten de insanda arada bir ayakkabılarını çıkarıp parklarda yalın ayak gezme isteği uyandırıyor. Sonuç olarak biz insanlar çıplak ayakla toprağa basacak biçimde geliştik. Bu nedenle de araştırmacılar, çıplak ayakla yürümenin uzun vadede sağlığımıza fayda sağlayabileceğini düşünüyor. Bunun sonucunda da etrafımızda bir çok kişinin çıplak ayaklı fotoğrafları sosyal medya sayfalarını süslüyor.
Ancak bu esnada bilmeniz gereken bazı şeyler de bulunuyor. Araştırmalar, insanların ilk ayakkabı gibi düşünebileceğimiz şeyi günümüzden yaklaşık 40.000 yıldan daha uzun bir süre önce giymeye başladığını gösteriyor. Aslına bakarsanız bunu yapmak için atalarımızın iyi bir de sebebi vardı. Sonucunda bir ayakkabı, önemli yapısal destek sağlar. Aynı zamanda da yerdeki keskin nesneler, haşereler, ısı ve görünmez mikroplar dahil olmak üzere çok çeşitli tehditlere karşı korunmamıza yarar. Ayakkabıları atmak ayaklarınızı tüm bu durumlara karşı savunmasız bırakır.
Toprağa Basmak Negatif Enerjimizi Atmaya Yarar mı?
Statik elektrik, belirli bir yerde elektrik yükünün birikmesinin sonucudur. İnsan vücudunda da sürtünme etkisi ile statik elektrik meydana gelir. Ancak statik elektriği vücudunuzdan atmanın en kolay yolu ise aslında beklemektir. Saçlarınızın dikilmeye başladığını hissediyorsanız elektron oluşumuna neden olan sürtünmeyi durdurursanız, statik elektrik doğal olarak birkaç dakika içinde dağılır.
Vücuttaki statik elektrikten kurtulmanın en hızlı yolu ise, elektronların istediğini yapmasına izin vermektir. Bu noktada toprak ile temas etmeniz yani çoraplarınızı çıkartıp toprağa basmanız, bunun hızlı bir biçimde gerçekleşmesini sağlayacaktır. Bu bir fiziksel gerçekliktir. Buna topraklama denir. Elektrik toprak ile temas edildiği taktirde toprağa akar.
Ancak bir de ruhsal ve fiziksel sorunlara çare bulmak adına önerilen topraklama tedavileri vardır. Bazı araştırmalar çıplak ayakla toprağa basmanın acıyı azaltma, uykuyu iyileştirme, enfeksiyonları yavaşlatma, stres seviyesini azaltma ve parasempatik sistemleri (nabız, kandaki oksijen seviyesi, solunum ve kan akışı) iyileştirme özelliği de bulunduğunu iddia eder.
Ancak topraklama şu anda yeterince araştırılmamış bir konudur ve faydaları hakkında çok az bilimsel çalışma vardır. Var olan çalışmalar da genellikle az sayıda gelen insanların verilerine dayanır.
Çimlerde yürümek veya kumlara uzanmak gibi doğada gerçekleştirilen topraklama tekniklerinin çoğu nispeten güvenlidir. Ayrıca bunu yapmanızın psikolojinize iyi geleceği de neredeyse kesindir. Ancak bu iyilik durumunun vücudunuzdan akıp giden elektriğin bir sonucu olup olmadığı kesin değildir.
Toprağa Basmak Başka Bir Açıdan Faydalı Olabilir
Ormanlık alanlar ve otlaklar gibi içinde evrim geçirdiğimiz ortamlara daha yakın ortamlarda bulunan mikroplara bazı mikrobiyologlar tarafından eski dost mikroplar denir. Çünkü bu mikroplar, bağışıklık sistemimizi eğitmek konusunda önemli bir rol oynarlar.
Bağışıklık sistemimizin bir kısmı uygun düzenleme olmadığında tüm maddelere saldırma eğilimi gösterir. Çevremizdeki eski dost mikroplar bu düzenleyici rolü sağlamaya yardımcı olur. Ayrıca vücudumuzun kendi hücrelerimize veya polen gibi zararsız maddelere saldırmasını engellemeye yardımcı olan kimyasalları da uyarabilirler.
Çeşitli mikroplara maruz kalmak, vücudumuzun patojenlere karşı etkili bir savunma tepkisi oluşturmasını sağlar. Bağışıklık sistemimizin başka bir kısmı, vücudumuzun karşılaştığı tüm patojenlerin kaydını tutan “hafıza hücreleri” üretir.
Ancak biyolojik çeşitlilik şehirlerimizde giderek daha fazla azalıyor. Bunun bir sonucu olarak da sağlığımıza destek olan mikrop çeşitliliğine çok daha az maruz kalıyoruz. Ayrıca kirlilik mevcut kentsel mikrobiyomu da etkiliyor ve değiştiriyor.
Tüm mikropların kötü olduğu algısı olan “Germafobi”, çoğumuzu evimizdeki tüm yüzeyleri sterilize etmeye teşvik ederek bu etkileri güçlendiriyor. Ebeveynler çocukların dışarı çıkmasını ve toprak ile temas etmesini engelleyebiliyor. Oysa ki toprak, dünyadaki en zengin biyolojik yaşam alanlarından biridir.
Bu nedenle tam olarak anlatıldığı gibi olmasa da siz yine de toprak ile temas halinde olun. Ancak bunun için yalınayak olmanın güvenli olduğunu düşündüğünüz yerlerde yapmayı da unutmayın.
Yazımızın bitiminde sizi Kuzey Meksika Kanyonlarında yaşayan Tarahumara kabilesi ile tanıştıralım. Bu kabilenin özelliği ise genellikle çıplak ayakla uzun mesafeler koşmaları. Aslına bakarsanız koşmak onlar için bir yaşam biçimi. Detaylar ise burada: Tarahumara Kabilesinden Koşma Konusunda Ne Öğrenebiliriz?
Kaynaklar ve ileri okumalar:
- Going Barefoot Is Good for the Sole; Yayınlanma tarihi: 26 Haziran 2019; Bağlantı: https://www.scientificamerican.com/
- Chevalier G, Sinatra ST, Oschman JL, Sokal K, Sokal P. Earthing: health implications of reconnecting the human body to the Earth’s surface electrons. J Environ Public Health. 2012;2012:291541. doi: 10.1155/2012/291541. Epub 2012 Jan 12. PMID: 22291721; PMCID: PMC3265077.
- Barefoot Walking Gives You Calluses That Are Even Better for Your Feet Than Shoes, Study Suggests. yayınlanma tarihi: 26 Haziran 2020; Bağlantı: https://www.livescience.com/65799-foot-calluses-evolution.html
YolveMacera