Cüzdanınızı çıkarın ve 100 liralık bir banknot çıkarın. Şimdi bu banknotu alın, buruşturun ve çöpe atın. Kulağa çılgınca geliyor değil mi? Ancak parayı çöpe atmak aslında pek çoğumuzun yaptığı bir şeydir. Ancak başka bir yol da olabilir. Bu sıfır atıklı bir yaşam tarzı seçmektir.
Sonuçta marketten kozmetik ürünlere ve en yeni cihazlara kadar sürekli pek çok ürün satın alıyoruz. Sadece bir kaç dakika içinde bu ürünlerin ambalajı ve ilerleyen süreçte de kendileri atık haline geliyor. Ancak çoğumuz muhtemelen her gün ürettiğimiz bu atıkları pek de düşünmüyoruz. Dünya, tüketici odaklı yöntemlerimizden mustarip olmaya devam ederken, yaşam tarzlarımızı yeniden kurgulamalıyız. Belki de sıfır atık üretebileceğimiz daha sürdürülebilir bir yaşam tarzına geçiş yapmalıyız.
Gezegenimiz 8 milyar insanı barındırıyor ve bu insanların tümü toplu olarak her yıl 2 milyar tonun üzerinde kentsel katı atık üretiyor. Bunun neye benzediğini merak ediyorsanız, tüm bu atıkların kamyonlara arka arkaya dizildiğini hayal edin. İşte bu hayali çizgi dünyanın etrafında 24 kez dolaşabiliyor.
Genel olarak, üretilen dört farklı atık türü var. Kentsel katı atık, tarımsal atık, endüstriyel atık ve tehlikeli atık. Bunlar arasında en yaygın olarak üretilen atık, evler, mağazalar, ofisler, oteller ve diğer kurumlarda üretilen kentsel katı atıklar. Hane halkı düzeyinde üretilen en yaygın katı atıklar da gıda, kağıt, plastik, karton, cam ve ahşap şeklinde.
Ancak bu israfın dağılımı dünya genelinde aynı değil. Yüksek gelirli ülkeler genellikle daha az gıda atığı üretiyor (~% 32), ancak bunların çoğu geri dönüştürülebilir olan kağıt, karton, cam ve metal (~% 51) gibi kuru atıklardan oluşuyor. Öte yandan, gelişmekte olan veya düşük gelirli ülkeler, yaklaşık % 53 gıda atığı ve geri dönüştürülebilen atığın yalnızca % 20’sini üretiyor.
Tüm Bu Çöp Nereye Gidiyor ve Neden Endişelenmeliyiz?
Ne yazık ki çoğu ülke, özellikle düşük gelirli olanlar, uygun atık işleme tesislerinden yoksun durumda. Sonuç olarak, atığın çoğu çöplüklere veya açık alanlara dökülüyor. Küresel olarak, üretilen atığın % 37’si düzenli depolama alanlarına boşaltılırken, % 31’i açık bir şekilde boşaltılıyor. Gelişmekte olan ülkelerde ise, atığın endişe verici % 93’ü açık arazilere dökülüyor.
Sorunlarımız burada bitmiyor aksine buradan sonra kötüleşmeye başlıyor. Atıkların kontrolsüz bir şekilde çevremize atılmasıyla ilgili en büyük sorunlardan biri, havadaki karbon emisyonlarını artırması. Benzer şekilde, okyanusa atılan atıklar, tüm yaşam alanlarını yok etme potansiyeline sahip durumda. Ayrıca uygun olmayan bir şekilde istiflenen atıklar ciddi bir sağlık tehlikesi oluşturma ve hastalıkları yayma potansiyeli de taşıyor. Tüm bunları göz önünde bulundurursak, sıfır atık, atık sorunumuz için bir çözüm olabilir mi?
Sıfır Atık Nedir?
Sıfır atık, adından da anlaşılacağı gibi, hiçbir şeyin çöpe gitmediği bir yaklaşımı ifade eder. Bu, atıkları en aza indirgemek ve geri dönüşüm ile yeniden kullanımı teşvik etmek anlamına gelir. İşte sıfır atığa nasıl katkıda bulunabileceğimiz hakkında bazı basit fikirler:
- Reddetmek: İlk adım, gereksiz atıkları üretmemektir. Alışveriş yaparken, plastik poşetler ve tek kullanımlık ürünler yerine kalıcı ve yeniden kullanılabilir alternatiflere yönelin.
- Yeniden Kullanmak: Eşyalarınızı tekrar kullanmaya çalışın. Örneğin, cam şişeleri yemek hazırlamak için veya eski giysileri dikiş projelerinizde kullanabilirsiniz.
- Geri Dönüşüm: Geri dönüşüm, atıklarınızı tekrar kullanılabilir hale getirme yoludur. Plastik, cam, metal ve kağıt gibi malzemeleri doğru şekilde ayrıştırarak geri dönüşüme katkıda bulunabilirsiniz.
- Kompost Yapmak: Organik atıklarınızı kompost yaparak gübre olarak kullanabilirsiniz. Bu hem çöp miktarını azaltır hem de bahçenize veya bitki saksılarına faydalıdır.
- Enerji ve Su Tasarrufu: Enerji ve su tasarrufu yapmak, doğal kaynakların tükenmesini engellemeye yardımcı olur. Lambaları kapatmayı unutmayın, suyu boşuna kullanmaktan kaçının ve enerji verimliliği önlemleri alın.
- Sıfır Atık Eğitimi: Sıfır atık hakkında bilgi sahibi olun ve aileniz ve arkadaşlarınız arasında bu konuda farkındalık yaratın. Topluluk projelerine veya sıfır atık etkinliklerine katılın.
Sıfır atık fikri, her bireyin günlük yaşamında uygulayabileceği basit adımlarla çevreyi koruma çabasının bir parçası olabilir. Bu sadece doğamızı korumakla kalmaz, aynı zamanda gelecek nesillere daha temiz bir dünya bırakmamıza yardımcı olur.
Yaşam tarzınızda çok fazla çaba harcamadan yapacağınız küçük değişiklikler sürdürülebilir ve sağlıklı bir yaşam için önemli bir adım olacaktır. Hemen şimdi sıfır atığa geçemesiniz bile bu konuda kafa yormaya ve tüketim alışkanlıklarınızı sorgulamaya ne dersiniz?
Yazının bitiminde göz atmak isterseniz: Sigara İzmaritlerinin Çevre Kirliliğine Olan Etkisi Tahminimizden Fazla
Kaynaklar ve ileri okumalar:
- How can we waste less in our lives? Yayınlanma tarihi: 30 Temmuz 2023. Bağlantı: https://www.abc.net.au/listen/programs/hobart-evenings/erin-rhoads/11368320
- Awasthi, Abhishek & Cheela, Venkata & D’Adamo, Idiano & Iacovidou, Eleni & Islam, Md & Johnson, Michael & Miller, Travis & Parajuly, Keshav & Parchomenko, Alexej & Radhakrishnan, Loganath & Zhao, Min & Zhang, Caili & Li, Jinhui. (2021). Zero waste approach towards a sustainable waste management. Resources, Environment and Sustainability. 3. 100014. 10.1016/j.resenv.2021.100014.
YolveMacera