İşimden Ayrıldıktan Sonra Öğrendiğim 10 Şey

İşinizi bırakmak ve hayallerinizin peşinden koşmak, şu an nerede olduğunuza, ne yapmak istediğinize, değerlerinize ve hedeflerinize dayanarak kendinizin alması gereken önemli bir karar. Bu deneyimi yaşamış bir kişinin kaleminden çıkan bu yazıda okuyacaklarınız, yeni kurguladığınız hayatta size güvence vermeye yardımcı olabilir…

2013 Eylül ayında ofisimden çıktım ve bilinmezliğe doğru yol aldım. İşimden istifa etmiştim ve bundan sonra ne yapacağıma dair kesinleşmiş hiçbir planım yoktu. 7 yıl boyunca oturduğum evimi boşalttım, eşyalarımı bir depoya koydum ve ailemle yaşamaya başladım.

Başından bu yana ilk amacım daha özgür ve esnek bir yaşam tarzı oluşturmaktı. Yazı işlerini daha önemseyerek bu konudaki yaratıcı yönümü geliştirmek, önceki işimden dolayı bilgi sahibi olduğum ve sevdiğim online pazarlama işine devam etmek ve tabii bununla beraber seyahat edebilmek, ailem ve arkadaşlarımla da zaman geçirebilmek istiyordum.

Her şey yolunda! Geçen yıl bu zaman kendi işimi resmen yapmaya ve hiç olmadığı kadar büyük projelerle meşgul olmaya başladım. Büyük müşterilerle yeni bağlantılar kurdum. Düzenli yazılar yazmaya başladım, bloğumda takipçilerim artmaya başladı. Gezmeye de devam ediyordum. Peki, bir yılda neler öğrendim?

1-Diğer taraftaki hayat düşündüğünüz kadar korkutucu değil

Düzenli bir işte çalışan biri olarak bu güvenceyi geride bırakmak benim için imkânsız bir şey idi. Fakat kararımı verip sıfır maaşla yaşamayı gözüme kestirdiğimde bu korku tamamıyla kayboldu. Kendimi daha da güçlenmiş hissettim. Bir şeyler ortaya koyabilme yeteneğimle ilgili heyecan duymaya, kendimi freelancing ve danışmanlıkla alakalı kitaplar okuyarak donatmaya, kendi işlerini kurmuş insanlarla konuşmaya ve benzer düşünce yapısındaki insanlarla görüşme imkânı elde ettiğim etkinliklere katılmaya başladım.

Ayrıca önceki işimle alakalı hissediyor olduğum güvencenin de aslında bir yanılmaca olduğunun farkına vardım: İnsanlar işlerinden uzaklaştırılabiliyor, şirketler kapanabiliyor… Korkunun sizi, o işi yaparken mutsuz olduğunuz bir mesleği devam etmek zorunda bırakmasına müsaade etmeyin.

2-Silahınıza yapışmalısınız

Büyük bir karar aldığımı düşünüyordum fakat kendimi sorgulamalarım devam etmeye başladı. Cazip tekliflerle arayan işverenler, emekliliğimle alakalı endişe eden ailem ve tam zamanlı destek bekleyen müşteriler…

Her seferinde böylesi bir hayatı geride bırakma konusunda verdiğim kararımı teyit etmem gerekti. Sürekli olarak yeni yaşam tarzıma daha güçlü ve kararlı bir şekilde bağlandım. Her zaman verdiğim kararlarda başkalarının onay ve kabulüne bakan biri oldum fakat bu sefer kendim için doğru olan şeyin ne olduğunu en iyi benim bilebileceğimin farkındayım. Dolayısıyla bir kez kararınızı verdiğinizde bunu devam ettirin, içgüdülerinize güvenin ve geriye dönüp bakmayın.

3-Tahmin edebileceğinizde çok daha fazla seçenek var

Daha önceki işimde etrafım aynı akademik arka plana sahip kimseler ve maaş artışı, terfi gibi benzer hırslara sahip kişilerle sarılıydı. Hepimiz tüm bunlarla gayet konforlu hissediyorduk ve bunun ötesinde neler olduğundan emin değildik. İşimden ayrılınca farklı tecrübe, öncelik ve zevklere sahip insanlarla karşılaştım. Seyahat etmek; size ilham verecek ve öz güveninizi tazeleyecek değişik insanlarla tanışmanıza olanak sağlıyor. Gözlerinizi ve kalbinizi farklı hayat tarzlarına karşı açık tutun. Belki de önünüze gelen olasılıklara şaşıracaksınız.

4.  Tahmin ettiğinizden daha az para ile kolayca yaşayabilirsiniz

Hesabıma yatan düzenli maaşla ihtiyacım olmayan kıyafetler alıyor, taksiye biniyor ve gelecek ile alakalı hiç düşünmüyordum. “İşsiz” kaldığımda daha ihtiyatlı hale geldim. Daha az latte aldım, daha fazla yürüdüm, Spotify Premium üyeliğimi iptal ettim ve tüm bunlarla alakalı kendime hiç üzülmedim.

Lüks ihtiyaçlardan vazgeçmek çok acı verici bir şey değil. Bir miktar tasarruf yapıyor olmak size hedeflerinizin peşinden gitmek için öz güven ve irade sağlıyor. Tehlikeli olan aslında tam tersi: Düzenli bir para akışınız olduğunda tüketim alışkanlıklarınızı bir üst seviyeye çıkarmak çok daha kolay. Dolayısıyla gerçek ihtiyaçlarınıza odaklanın, fazla paranızı hayatınızı tıka basa dolduracak şeyleri satın almaya değil seyahate, aileniz ve arkadaşlarınızla vakit geçirmeye harcayın. Ve elbette kötü günler için yatırıma yapmaya ayırın…

5. Ummadığınız yerlerden yeni fırsatlar çıkacaktır

İşimden ne yapacağımı tam olarak planlamadan ayrıldım. Seyahat etmeyi, danışmanlık hizmeti vermeyi, yazmayı, egzotik bir yerde bir müddet tam zamanlı çalışmayı veya kar amacı gütmeyen gönüllü bir organizasyonda yer almayı düşünüyordum.

Ayrıldıktan sonra iki yeni girişime danışmanlık hizmeti verdim, büyük isim ve markalarla heyecan verici işler yaptım, birçok blog ve internet sitesi ile mülakatlar gerçekleştirdim. Bu işlerin hiçbiri eski işimi yaparken aklımda olan şeyler değildi. Ayrıca karşılıklı yardımlaşma konusunda istekli mükemmel insanlarla bağlantıya geçtim. Arkadaşlarınızla ve yabancılarla konuşun. Toplu organizasyonlara katılın ve her şeyden önemlisi beklenmedik yerlerden beklenmedik fırsatlara açık olun.

6. İlk günden itibaren her şey mükemmel olmak zorunda değil

Her zaman ideal yerde, ideal işi arıyordum fakat bu fantezi hiçbir zaman gerçekleşmedi. Birleşmiş Milletler ’de çalışmak için Cenevre’ye taşındım fakat tüketim ürünleri pazarlamacısı olarak çalışmak zorunda kaldım. Önemli yetenekler ve bilgiler edindim, aynı zamanda beraber çalıştığım kişiler arasından ömürlük arkadaşlar kazandım.

Londra’ya geri dönme planları yapmamıştım fakat karşıma harika fırsatlar çıktı ve şu an burada olmaktan mutluyum. Bir yıl önce attığım ve o zaman herhangi bir netice vermeyen tohumlar şimdilerde meyvelerini vermeye başladı. Hemen gelecek hafta dünyadaki en önemli kanaat önderi olmak, hayallerimdeki en çok satan yazar olmayı ummuyorum fakat her müşteri, her proje ve her yazı ile istediğim hayatı adım adım şekillendiriyorum. Doğru istikamette yol aldığınız müddetçe, bir adım daha olmak istediğiniz yere yaklaştığınızda bunu iyi bir ilerleme olarak dikkate alın.  

yasadigin surece ozgursundur 1

 7. Hiçbir şey sonsuz değildir

İşimden ayrılmak büyük bir karar gibi duruyordu. Fark ettim ki; daha özgür bir yaşam inşa ederken olabilecek en kötü şey tam zamanlı bir işe geri dönmek zorunda kalmak. Bir süre kendi işlerini yaptıktan sonra kalıcı bir işe geri dönen insanlar tanıyorum.

Eğer yaptığım iş iyi gitmezse veya başka bir şey yapmak istersem her zaman yaptığım şeye son verebilirim. Yaşadığım ülkeyi sevmiyorsam her zaman taşınabilirim. Hiçbir şey taşlaşmış sabitler değil ve her şey değişebilir. Hemen değişmese bile bir süre sonra… Dolayısıyla deneyin ve nasıl seyredeceğini görün.

8. Yalnız değilsin

Tatmin olmayan ve soru işaretleri olan sadece senmişsin gibi hissetmek gerçekten kolay, fakat bu doğru değil. Kurumsal çalışma hayatını geride bırakıp sağlıklı beslenme yazıları yazmış, çocuklar için sanat merkezi açmış ve daha bunun gibi daha değişik işler yapan kişilerle konuştum. Tamamı kendi korkuları ile yüzleşmiş, kimileri bir başka şekilde kurumsal iş hayatına geri dönmüş fakat hiçbiri attıkları adımdan dolayı pişmanlık duymamışlardı. Kendi yolunu bulabilmen sana bağlı, fakat milyonlarca farklı yol var ve senin ruhun hangisiyle beraber?

 9. Hiçbir zaman tüm soruların cevabını bilemeyeceksin

Bu yıl boyunca bir sürü değişik şey öğrendim. Yeni bir iş sahibi olarak limited şirketleri, kurum vergisi, katma değer vergisi gibi bir çok konuyu öğrenmek durumunda kaldım. Teklifler, kontratlar, faturalar hazırlıyorum. İnternet sitemi düzenliyorum ve online pazarlama ve bağımsız yazarlık üzerine makaleler yazıyorum.

Karşılaştığım en büyük zorluk ise bir tarafta yaptığınız iş, para kazanmak ve diğer tarafta özgürlüğünüz varken aradaki dengeyi kurabilmek. Fakat bunu öğreniyorum! En mükemmel plana sahip olduğunuz ve muhtemel tüm soru işaretlerini cevaplandırdığınız bir noktaya gelmeyi beklemeyin. Hiçbir zaman yüzde yüz emin olamayacaksınız. Her zaman bir miktar risk olacaktır. 

10. Gezgin kimse hayatta başarısız olmuş kimse demek değil

Hayat iyi bir iş bulmak, evlenmek, konut kredisi almak ve çocuk yapmaktan ibaret olmak zorunda değil. Etrafındaki “herkesin” kurulu bir düzene sahip olduğunu görüyor olmak zor olabilir ama eğer sen aynı yolu takip etmek istemiyorsan farklı yolları keşfetmek, yeni insanlarla tanışmak, yeni şehirlerde yaşamak, dünyayı gezmek yanlış bir tercih değil.

Hayatın bir sonu yok. Evet, ölüm var fakat bunun için çalışıyor olduğunuzu düşünmüyorum. O halde neden hayatın sonsuz bir keşfetme yolculuğu, sürekli bir öğrenme süreci olmasına müsaade etmiyoruz? Hepinize iyi yolculuklar!

Çeviri: Ekrem Meşe

Kaynak: 10 things I realized after I quit my job without a plan

YolveMacera

Sibel Çağlar

Merhaba. Matematik öğretmeni olarak sürdürdüğüm hayatıma ilerleyen süreçte doğa sporlarını ve içerik üreticiliğini eklemeyi tercih ettim. Bilim, tarih ve coğrafya ilgi alanlarımın başında geliyor. Severek üretiyorum ve ürettiklerimi yayınlıyorum. Yolculuğumda bana eşlik ettiğiniz için teşekkürler.

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
Kapalı

Reklam Engelleyici Algılandı

Yazımızı okumaya devam etmek için reklam engelleyicinizi kapatır mısınız?